Bakan Tekin programda yaptığı konuşmada, Ankara’nın turistik değerlerinin ön plana çıkarılmadığını, özellikle yerel yönetimlerin elini taşın altına koymaları gerektiğini söyledi.
Türkiye’de üniversitelerle kamu kurumlarının ve toplumun bağlantısının güçlü hâle getirilmesi gerektiğinin altını çizen Tekin, şöyle konuştu: “Üniversitelerdeki akademisyen arkadaşlarımızın toplumsal problemlerin çözümü için ürettiği çözüm önerileri, ilgili kamu kurumları ya da ilgili kesimler tarafından yeterince dikkate alınmıyor veyahut problemlerin çözümü için üniversitelerden akademisyen arkadaşlardan yeterince bilgi, destek talep edilmiyor. Sadece bir genelleme yaptım ama özel olarak turizm fakültelerimizin bu anlamda işin içine dâhil edilmesi gerekiyor. Üniversitelerin turizm fakülteleri, bu türden katkıları şehre vermek için çabalayıp duruyorlar, proje üretmeye çalışıyorlar ama yeterince ürettikleri projelere sahip çıkan kamu otoritesiyle karşılaşmayınca da doğal olarak biraz demoralize oluyorlar.”
Tekin, bu çalışmaların yapılması ve projelerin geliştirilmesi durumunda ortaya çıkabilecek akademik, uluslararası yayınların Türkiye’nin tanıtımına katkıda bulunacağını vurguladı.
“Müfredatlarımızı revize edeceğiz”
Öğretim programlarında değişiklik planladıklarını ifade eden Tekin, “Biz, eğitim öğretim kurumlarımızdaki programlarımızın, çocuklarımızın güncel hayatında karşı karşıya kalabilecekleri problemlerin çözümünde kullanabileceği hale getirilmesini, çocuklarımızın seviyelerine uygun bir hâle getirilmesini, seyreltilmesini ve bizim kültürümüze ait, referans değerlerimizin bu programların içine yedirilmesini arzu ediyoruz. Tüm bu çaba doğrultusunda da müfredatlarımızı revize edeceğiz.” diye konuştu.
Tekin, turizmi ve kültürü ayrı ayrı değerlendirdiklerini belirterek turizm kültürü kavramının oluşturulması gerektiğini kaydetti.
Çocukların gezerken bilgiye sahip olmalarının önemine değinen Tekin, “Turizm, seyahat kültürünün oluşturulması gerektiğini düşünüyorum. Dolayısıyla müfredatların revize edilmesi sürecinde bu konuyla ilgili programlarımızın içine bir şehir kültürü, estetik kültürü, seyahat kültürü, programlarımızı revize ederken bunları dikkate alacağız.” dedi.
“Turizm konusunda sektör temsilcileriyle ortak çalışmaya açığız”
Müfredatlar revize edilirken Türkiye’nin turizmine katkıda bulunabilecek adımların nasıl atılacağının, çocukların bu anlamda nasıl yetiştirilebileceğinin üzerinde durduklarını vurgulayan Tekin, “Turizm konusunda da sektör temsilcileriyle bu anlamda ortak çalışmaya açık olduğumuzu beyan etmek istiyorum.” ifadesini kullandı.
Turizm meslek liselerinin, mesleki teknik Anadolu liselerinin bünyesinde faaliyet gösterdiğini anlatan Tekin, şunları kaydetti: “Şimdi biz meslek liselerinin tamamını sektörle iş birliği hâlinde, sektöre katkı verecek şekilde revize etme yolundayız. Meslek liselerinin, spor liselerinin, güzel sanatlar liselerinin ve turizmle ilgili liselerin tamamını tematik hâle getirmeye çaba sarf ediyoruz. Bu anlamda önümüzdeki günlerde ‘gastronomi lisesi’ alt başlığıyla bir programı sizlerle paylaşmış olacağız. Anadolu yemekleri, annelerimizin reçeteleri, Osmanlı mutfağı, Selçuklu mutfağı, hepsinin içinde yer aldığı, aynı zamanda bu mutfağın nasıl servis edilmesi gerektiğine dair uygulamalı bilgilerin de yer aldığı bir liseyi sizlerle paylaşmış olacağız. Yine bu kapsamda olgunlaşma enstitülerimiz ve halk eğitim merkezlerimizin yaptıkları şeyler var. Biliyorsunuz, olgunlaşmalarda üretilen ürünlerin kamuoyuyla buluşturulduğu, alıcılarıyla buluşturulduğu Bohça mağazalarımız var. Aynı şekilde halk eğitim merkezlerimiz için bir marka oluşturulabilir. Gastronomi için bir uygulama markası oluşturulabilir. Bunlar da üzerinde çabaladığımız konulardan biri.”
Tekin, Ankara Ticaret Odası (ATO) ile tematik bir meslek lisesinin organize edilebilmesi hâlinde bunun sektöre ciddi fayda sağlayacağını belirtti.
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Milli Eğitim Bakanı Tekin’e “100. Yıl Özel” ödülünü takdim etti.
Bakan Tekin, programın ardından fuar alanındaki stantları ziyaret etti.
