Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin dershanelerle ilgili ortaya atılan iddiaları Kanal 24’te yayınlanan, Murat Çiçek’in hazırlayıp sunduğu Moderatör programında değerlendirdi. Tekin, dershanelerin kapatılması ile ilgili tartışmaların on yıllardır devam ettiğini ifade etti.
“BU TARTIŞMA AK PARTİ İKTİDARA GELDİĞİNDEN BERİ VAR”
Bu tartışmaların daha önce de gündeme geldiğini hatırlatan Tekin, “AK Parti iktidara geldiği günden beri bu dershaneler konusu sürekli gündeme geldi. Dershanelerle ilgili tezler sundu. Dershanelerin özel okula dönüştürülmesi yönünde teşvikler uygulayacağını, teşvikleri hayata geçireğini söyledi. O gün ‘siz dershaneleri özel okullara dönüştürerek bazı İslami cemaatlere maddi yardımda bulunacaksınız. Bunun yolunu açmaya çalışıyorsunuz’ diye eleştiriler aldı. Bugün o tartışmaları unutarak, göz ardı ederek tartışmayı yürütmemiz çok doğru değil. Bu tartışma Ak parti iktidara geldiğinden beri olan bir tartışmadır” dedi.
TEKİN’İN AÇIKLAMALARINDA ÖNE ÇIKAN BAŞLIKLAR ŞÖYLE:
“BU TASLAK YUSUF TEKİN TASLAĞI DEĞİL”
“Merkezi sınav sistemini ortadan kaldırılan adımlar attık. Dershanelerin özel okula dönüştürülmesi yönünde yasal düzenlemenin hazırlığını başlattık. Burada bir kapatmadan cezadan bahsetmiyoruz dershanelerin dönüştürülmesine dair bir mevzuattan bahsediyoruz. Bir taslak hazırlandı bu taslak Yusuf Tekin’in taslağı değil”
“TARAFLARIN GÖRÜŞÜNÜ ALDIK”
“Milli Eğitim Bakanlığı’nın hazırladığı bir taslak, Türkiye Büyük Millet Meclisinde tartışılmak için bir metin hazırladık, bir taslak hazırladık. Bu taslak hazırlanırken bütün tarafların fikirleri aldık, bütün mevzuatı tartışmaya açtık taraflardan görüşler aldık ve dershanelerinde görüşlerini aldık herkesin fikirleri ve görüşleri alındıktan sonra böyle bir taslak metin ortaya çıktı dedi. 100 den fasla öneri vardı her toplantıda bunları eledik en sonunda taslak ortaya çıktı.”
“GAZETELERDE “TASLAK” DENİLEN METİN TARAFIMIZA İLETİLEN ÖNERİLER”
İlgili medya gurubu bir şekilde taslağı elde mutfakta yer alan çalışmaların tamamını elde etmiş bazı hususları esi taslaktan, bazılarını yeni taslatan almış, asıl nihai taslak ellerinde Varolluğunu biliyoruz, bu taslak ellerinde olmasına rağmen tarafımıza iletilen metinler taslak diye sunuldu.
“HAZIRLADIĞIMIZ NİHAİ TASLAKTA GAZETELERDE YER ALAN MADDELER YOK”
“Hazırladığımız metinde bu taslağı oluştururken tamamen Türkiye’nin eğitim politikasını, Türkiye’nin eğitim sistemini revize edecek, aksayan yönlerini düzeltecek bir metin ortaya çıkarttık. Herhangi bir kitleyi hedef almadık, eğitim politikamızı düşündük”
“HAZIRLADIĞIMIZ METİNDE MAĞDUR ÜRETECEK İFADE YOK”
“Hazırladığımız metnin içerisinde yeni bir mağdur kitlesi oluşturacak, yeni bir sıkıntı üretecek hiçbir ifade yok. Tam tersine dershaneleri sancısız bir biçimde kimseyi rahatsız etmeyecek bir biçimde, mağdur etmeyecek bir biçimde dönüştürüleceği bir mekanizma öngörüyoruz.”
“HÜKÜMETE SUNACAĞIMIZ TASLAK METİNDE KESİNLİKLE PARA CEZASI YOK”
“İlgili arkadaşlar bu metni sağduyu ile incelerlerse okurlarsa kimseyi mağdur etmeyecek dershanelerin özel okullara dönüşmesini kolaylaştıracak çok ciddi bir reform niteliğinde bir adım olduğunu rahatlıkla göreceklerdir. Yazıldığı gibi iddia edildiği gibi dershaneleri kapatmayana milyonlarca para cezası, reklam yapama para cezası bir ifade kesinlikle ve kesinlikle taslak metinde yoktur.”
“BU YAYINLARDA AHLAKİ BİR TUTARSIZLIK VAR”
“Bu taslak bizim hükümete sunacağımız bir metin, bu metin balanlar kuruluna sunulacak kabul edilirse Türkiye Büyük Millet Meclisine kanun tasarısı olarak sunulup parlamento içerisindeki komisyon süreci başlayacak taslağın önünde böyle bir prosedür var. Şu nasıl düşünülebilir, “metni hazırladılar bir gece operasyonu ile meclise sunacaklar” bunu nereden üretiyorlar? Taslağın neresinde yazıyor, ben hazırladıysam benimle kim konuştu. Bu yayınlarda ahlaki bir tutarsızlık var.”
“Dershanelerle ilgili çok ayrıntılı çalışmalar yaptık çalışmalar sonucunda dershanelerin eğitim sistemine verdiği hasar rahatsızlık eksiklik tespit edildi. Dershaneler milli eğitimin 12 boyunca verdiği kazanımları bir kenara bırakıyorlar, çocukları test tekniğiyle cevapları verdiği bir kuruma çeviriyorlar. Milli eğitimin uyguladığı politikayı rahatsız eden sıkıntıya sokan bir eğitim kurumu halini aldı. Öğrenciler dershane ve okul öğretmenlerini kıyaslamaya başlıyorlar.”
“Dershaneler bir öğretim kurumu olarak varolduğu sürece bir öğretim kurumu tanımlaması içerisinde yer aldığı sürece milli eğitim bakanlığının bu politikalarını hayata geçirmesi çok zor olacak, milli eğitim bakanlığının ciddi bir şekilde özel bir eğitim birimine ihtiyacı var. Biz özel okulların eğitim sektörüne girmesini teşvik ediyoruz, çocukların eğitimini özel sektörle birlikte yapmak istiyoruz. Taslakta yapmaya çalıştığımız şey dershanelerin özel okullarla dönüştürmeye çalışmak.”
KAYNAK: Kanal 24
